SENİN HAKLARIN VAR!

Ayrımcılığa karşı korunma her insanın hakkıdır.

www.antidiskriminierungsnetzwerk-rlp.de

Ayrımcılık nedir? –
Ayrımcılığa uğradığımda nereden yardım alabilirim?

Anayasamızın 3. Maddesinin 3. bendinde, kişilerin dezavantaja uğratılması (ayrımcı muameleye maruz bırakılması) yasaklanmıştır.

Anayasamızda, belirtilen kişilerin ayrımcılığa karşı korunması 2006 yılında yürürlüğe giren Genel Eşit Muamele Yasası (AGG) ile daha işler hale getirilmiştir. AGG, herhangi bir nesnel-nedeni olmaksızın bir kişinin etnik kökeni, cinsel kimliği, dini / inancı ya da dünya görüşü, görünen ve göremediğimiz engeli, yaşı ya da cinsel eğilimi nedeniyle ayrımcılığa uğramasını yasaklamaktadır. Fakat AGG’nin geçerlilik alanı; sadece iş dünyası ve sivil kişiler arasındaki (hukukî) ilişkiler ile sınırlıdır. Eğitim ve buna benzer birçok önemli alanda, AGG’nin uygulanmadığını görüyoruz.

AGG geçerli olduğu alanlarda; ayrımcılığı ve eşit olmayan muameleye maruz bırakılan kişilere, kendilerini yasalar çerçevesinde müdafaa etme imkânı sağlar. Fakat bu ayrımcılığı kanıtlayabilmek ve akabinde tazminat hakkı talep edebilmek uygulamada çoğu zaman bir hayli zor ve teferruatlıdır.

AGG’nin içeriği karışık ve halkın anlayabileceği dilden çok uzaktır. Aynı zamanda ayrımcılığın her formunu da koruma altına almadığını görüyoruz. Bunun yanısıra, birçok mağdur uzun zamandır bu tür ayrımcılığa uğramayı „kanıksamış“ ve işvereni ya da kendinden daha güçlü algıladığı bir başka kurum ile „mücadele etmekten“ çekinebilmektedir.

Üstelik hâlâ geniş kapsamlı, mağdurların yanında olup destek sunan yardım ve dayanışma kurumlarının sayısı yeterli görülmemektedir.

AGG’de belirtilen biçimlerde yasaklanmış ayrımcılık kendini güncel hayatımızda nasıl belli eder?

  • Bir giyim mağazasında koyu tenli bir genç adama, mağazada kredi kartı ile ödeme imkânı bulunmasına rağmen, Afrika kökenli müşterilerin çalıntı kart kullanımını çok sayıda yaptıkları önyargısı ile, sadece nakit ödeyebileceğinin söylenmesi;
  • Barda çalışan kısa saçlı bir kadın personele, iş yerinin, kısa saç ile müşterilerin „beklentilerine“ cevap veremeyeceği açıklaması ile, bar önünde çalışamayacağının söylenmesi;
  • Bir doktor muayenehanesinde, baş örtülü bir kadının iş müracaatına cevap olarak, baş örtüsünün kökten dinciliği temsil eden bir unsur olduğu varsayımı ile bu iş yerinin kökten dinciliğe karşı bir anlayış içinde olduğu gerekçe gösterilerek yapılan müracaatın geri çevrilmesi;
  • Kipa (mûsevi takkesi) ile bir belediye otobüsüne binmek isteyen bir adama, araç şoförünün, „yahudilerin kamuya zarar veren kişiler“ oldukları beyanı ile kamu araçlarına binmemesi gerektiğini (ve taksiye binebileceğini) söylemesi;
  • Varlıklarının diğer müşterileri şaşkına çevirmesi ve onlara rahatsızlık vermesi gerekçesiyle bir restoranda, eşcinsel bir çifte hizmet verilmemesi;
  • Konut şirketinin, tekerlekli sandalyelerin bina girişlerini çok kirlettiği gerekçesiyle tekerlekli sandalye kullanan bir kadının müracaatını işleme koymaması;
  • Bir software firmasının kadın çalışanının, bir eğitime katılma talebine ilişkin dilekçesini, onun „çok yaşlı olduğu, eğitim içeriğini anlayamayacağını ve kısa bir süre sonra emekli olacağını“ gerekçe göstererek reddetmesi;
  • İş yerinde müstehcen sözlerle tacize uğrayan bir trans kadının şikayetinin, işveren tarafından fiziksel dış görünüşünün tacizi „davet ettiği“ gerekçesiyle şikâyetinin değerlendirilmemesi ve bu muameleye karşı bir önlem alınmaması … gibi.

AYRIMCILIĞIN OLMADIĞI BİR RHEINLAND-PFALZ AĞI’na ÜYE KURUMLAR

 

Daîmi Üyeler

Katılımcı Üyeler

 

Ayrımcılığın Olmadığı Bir Rheinland-Pfalz Ağı’na üye olan kurumlar, ayrımcılık mağdurlarına destek, danışmanlık, refakat ve yol gösterme gibi hizmetler sunar. Aynı zamanda, yaşanmış somut kişisel olaylarda hukukî ve siyasî destek organize edebilir ya da kendileri aktif destek sunabilirler. Örneğin ayrımcı muamele uygulayan kişi ya da kurumlarla görüşme talep edebilirler.

Çoğu zaman bu arabuluculuk, olayın açıklığa kavuşması, mağduriyete sebep olan tarafın farkındalık ve hassasiyet kazanmasını sağlayarak bir çözüme varılması ile sonuçlanır.

Bu kurumlar ayrımcılığa uğramış mağdurların deneyimlerini tutanaklar halinde toparlayıp yayınlamakta ve böylelikle ayrımcılığın ve yaşanılan kötü durumların toplumda daha çok bilinir hale gelmesini sağlamaktadırlar. Ayrıca, bu tutanak bilgileri ile siyasilere ayrımcılığa karşı daha etkili korunma hakkı sağlamaları talebinde bulunabilirler.

Bu destek kurumları, ayrımcılık mağdurlarını diğer dışlanmaya maruz kalmış insanlar ile bir araya getirip, birbirleri ile dayanışma halinde güçlenmelerine yardımcı olurlar. Mağdurlar biraraya gelip deneyimlerini paylaştıklarında, yaşadıklarıyla yalnız olmadıklarını ve bu dışlayıcı muameleden sorumlu olmadıklarını daha şeffaf bir şekilde anlamış oluyorlar.

Ayrıca Aile, Kadınlar, Gençlik, Uyum ve Tüketici Hakları Bakanlığı’na bağlı olan Ayrımcılığa Karşı Eyalet Dairesi ayrımcılığa uğramış kişilere ücretsiz hukukî „dava başlangıcı“ danışmanlığı sağlar. Bu danışmanlık kapsamında bir hukukcu tarafından, AGG ya da bir başka yasa doğrultusunda tazminat talebinin mümkün olup olmadığı ve olası bir davanın başarılı olabilme imkânı incelenir. Ayrımcılık mağdurları için bu ilk hukukî danışmanlık büyük önem taşır. Yaşanılan ayrımcılık olayının incelenmesi ve hukukî açıdan değerlendirilmesi, mağdurların atacağı bir sonraki hukukî adımın kararını derinden etkiler.

Tüm bu destek yapılanmalarına rağmen, ayrımcılığa karşı korunma alanında yapılacak çok şeyler var. Bu nedenle Ayrımcılığın Olmadığı Bir Rheinland-Pfalz Ağı’na üye kurumlar aşağıdaki taleplerde bulunmaktadır:

  • Ayrımcılık mağdurlarının haklarının daha kolay sağlanabilmesi için Genel Eşit Muamele Yasası’nın daha da geliştirilmesi. Bunun için aşağıdaki uygulamalar gereklidir:
  • Tazminat talep edebilmek için tanınan sürenin uzatılması,
  • Mevcut yasaların, mağdur taraflara yüklemiş olduğu adil olmayan kanıtlama (delil) içeriklerinin hafifletilerek daha dengeli hale getirilmesi,
  • Ayrımcılığa karşı dayanışma ve destek kurumlarının mağdurlar adına hukukî süreci sürdürme hakkını elde etmesi (kurumsal dava açma hakkı);
  • Ayrımcılığa karşı korunma hakkında mevcut uygulama eksikliklerinin (örneğin eğitim alanında) giderilmesi için Rheinland-Pfalz eyaletinde, Ayrımcılığa Karşı Korunma Eyalet Yasası’nın yürürlüğe girmesi;
  • Rheinland-Pfalz eyaletinde geniş kapsamlı ve sürdürülebilir maddi olanakların sağlandığı danışma yapılanmalarının tesis edilmesi.

Eğer ayrımcı muameleye maruz kaldıysanız ya da ayrımcılığa karşı korunma konusunda aktif destekte bulunmak istiyorsanız, sizi bizimle iletişime geçmeye davet ediyoruz!

kontakt@antidiskriminierungsnetzwerk-rlp.de

SEN YALNIZ DEĞİLSİN

AİLE, KADINLAR, GENÇLİK, UYUM VE TÜKETİCİ HAKLARI BAKANLIĞI’nın maddi desteği ile